Dinlerin En Yücesi
Hazret Inayat Han “Hayat üzerinde çalışmak dinlerin en yücesidir ve bundan daha yüce ve ilgi çekici bir çalışma yoktur.” demiştir.
Eylemlerimiz üzerinde kontrol elde etmenin iki yolu vardır.Birincisi kendi irade gücümüz konusunda sahip olduğumuz özgüvendir; yani bugün başarısız olduysak, yarın aynı şeyleri tekrarlamayacağımızı bilmektir. İkincisi de gözlerimizi açmak ve hayatın tüm noktalarında gösterdiğimiz eylemlerimizi dikkatle ve şevkle izlemektir. Karanlıkta düşeriz fakat ışıkta nereye gittiğimizi görebiliriz.
Aynı şey hayat için de geçerlidir: Nereye doğru yürüdüğümüzü görebilmek için gözlerimizi dört açmalıyız. Hayatın üzerinde çalışmalıyız ve bir şeyi neden söylediğimizi ve bir hareketi neden yaptığımızı bilmek için çaba göstermeliyiz. Şimdiye dek belki de başarısızlığa uğradık çünkü yeteri kadar uyanık değildik. Düştük, üzüldük ve sonunda yine her şeyi unuttuk ve yine düştük. Bunun sebebi hayatın üzerinde çalışmamaktır. Hayatın üzerinde çalışmak dinlerin en yücesidir ve bundan daha yüce ve ilgi çekici bir çalışma yoktur. Eylemlerin her aşamasında ustalaşmış olanlar her şeyin ötesinde hayatı tüm yönleriyle tecrübe ederler. Onlar denizde yüzen ve hayat sularının üzerinde batmadan durabilenlerdir.
Hayatı çalışmanın bize neler söyleyebileceğini bir bilseydik! Bir kişi British Museum’a gidebilir ve binadaki tüm kitapları okuyabilir fakat sonunda tatmin olmayabilir. O halde bahsettiğimiz şey çalışma değildir, araştırma değildir, bilgiye götüren sorgulama değildir; bu aslında hayat tecrübelerinden geçmek, hayata farklı boyutlarıyla, süreçleriyle ve katmanlarıyla şahitlik etmektir ve işte bu ideal hayatı ortaya koyar… Sahnede bir oyunu izler gibi hayatı izlemeyin. Bunun yerine hayatı öğrencisi olduğunuz bir okul olarak görün.
Bu gelip geçen bir gösteri değildir; hayatımızı çarçur ettiğimiz bir eğlence yeri değildir. Bu, her bir hüznün, kalp kırıklığının kıymetli bir ders getirdiği bir çalışma yeridir. Çektiğimiz acılardan öğrendiğimiz, başkalarının ızdıraplarından öğrendiğimiz; bize iyi ve kötü davrananlardan öğrendiğimiz bir yerdir. Tüm tecrübelerin, hayal kırıklıklarının, mücadelelerin, acıların, sevinçlerin ve rahatlığın hayatın ne olduğuna dair anlayışımıza ve farkındalığımıza katkıda bulunduğu bir yerdir. Böylece var olan tek dine yani doğanın dinine uyanabiliriz. Ve bunu ne kadar iyi anlarsak hayatımız o denli mükemmelleşerek başkalarına da bir lütuf haline gelir.
*Tefekkür soruları* Hayat üzerinde çalışmanın dinlerin en yücesi olduğu hakkında ne düşünüyorsun? Doğanın dinine uyandığın bir hikayen var mı? Hayatın öğrencisi olmana neler yardımcı oluyor?
Inayat Khan was a teacher of Universal Sufism.