Recycling Karmic Trash


Image of the Week
Karmik Çöpü Geri Dönüştürmek

Meditatif ve manevi yolculukta olan insanların diğerlerinin acısına ve zehrine karşı bir çeşit hassasiyet geliştirmesi oldukça yaygın bir durumdur. Bazen bu durum “Etrafımdaki tüm negatifliği üzerime çekiyorum” bazen de “İnsanlar enerjimi tüketiyor” ifadesiyle formüle edilmektedir. Buna yakın bir şekilde bağlantılı olan bir algı da şuna benzer bir şekilde işlemektedir: “Artık belli bir seviyede manevi bir olgunluk geliştirince eski arkadaşlarla/aileyle/sıradan insanlarla bağlantı kurmakta zorlanıyorum; gereksiz ve bilinçsiz bir şekilde kendilerine acı çektiriyorlar; onlarla artık hiçbir ortak yönüm yok.”

Bu tür hisler göz önüne alındığında akılda tutulması gereken birçok şey var. Birincisi: Bunlar uygulayıcının eninde sonunda içinden büyüyerek çıktığı geçici bir dönemi temsil ediyor. İkincisi: Buradan çıktığında bu dönemin yerini tam tersi bir dönem alıyor: insanlar ne kadar çok cahil ve berbat durumda olurlarsa, onların etrafında olmaktan o kadar çok keyif alıyorsun. İlk dönemden, tam tersi olan ikinci döneme doğru şunu fark ederek geçiş yapabilirsin:

Diğer insanlarla birlikte olduğumuzda onların bulunduğu hali kapıyoruz. Eğer kötü bir haldelerse bunu kapıyoruz. Buna egzojen (dış kaynaklı) rahatsızlık olarak bakılabilir. Bu rahatsızlığın kaynağı (genesis) dışarıdan (exo) gelir; örneğin birinin iç dünyasında olup bitenlerden dolayı rahatsız hissediyorsundur. Egzojen kavramı endojen kavramıyla tezat halindedir. Endojen rahatsızlıklar, kendi içimizdeki meselelerden dolayı kaynaklanan sıkıntıdan gelir. Hatırlamamız gereken asıl mesele endojen ya da egzojen olsun bu rahatsızlığın tipik olarak birtakım zihinsel imgeler, konuşmalar ve duygusal beden hisleri şeklinde geliyor olmasıdır. Yükselen bu hisleri tamamiyle tecrübe ettiğimiz derecede bunlar da o dereceye kadar acıya sebep olmayacaktır. Acının kaynağının endojen mi yoksa egzojen mi ya da her ikisinin bir toplamı mı olduğu hiç de fark etmez. “Tamamiyle tecrübe etmek” derken basit bir şekilde farkında olarak tecrübe etmeyi kastediyorum. Yani konstanstrasyon, duyumsal berraklık ve sakinlikle.

Rahatsızlık endojen olduğunda ve bunu farkındalıklı bir şekilde tecrübe ettiğinizde çok fazla acıya sebep olmuyor ve sana sanki arınıyormuşsun gibi bir “tat” veriyor. Rahatsızlık egzojen olduğunda ve bunu oldukça farkındalıklı bir şekilde yaşadığında acıya sebebiyet vermemekle kalmıyor aynı zamanda hem sen hem de diğer kişi birlikte arınıyormuşsunuz gibi bir “tat” veriyor. Diğer bir deyişle, bilincinizin diğer kişinin acısını nasıl işlediği, içten içe diğer kişinin bilincine de aynı şeyi öğretiyor. Diğer kişi ne olduğunun farkında olmayabilir ama sen farkındasın. Karşındaki kişiyi beslediğinin farkındasın ve bu da içten içe seni besliyor. Bu yüzden sonunda cahil ve berbat durumda olan kişilerin etrafında olmaktan keyif alır hale geliyorsun. Blues Brothers’ın söylediklerini açımlayacak olursak sen “Tanrı’dan gelen kutsal bir görevdesin”. Devasa bir hava filtresi gibi psiko-küresel kirliliği topluyor ve otomatik olarak onu işleyerek, ondan enerji açığa çıkartarak ve bu enerjiyi pozitiflik olarak etrafına saçarak hayatın içinden yürüyorsun. İşini biliyor ve seviyorsun: karmik çöpü geri dönüştürmek.

Tabii ki bunun için bir süre çalışmak gerekebilir fakat yolda olan herkesin bu bakış açısınının peşinde olması gerekir.

Bu durum psikolojinin hedefleriyle ilginç bir şekilde tezat halindedir. Belli başlı terapi yaklaşımlarında hedef danışanı “ben olan”ı ve “onlar olan”ı birbirinden ayırabilecekleri bir noktaya getirmektir. Tefekkür odaklı maneviyatta ise hedef bu ikisi arasındaki ayrımı artık umursamayacağın bir noktaya gelmektir!

Tefekkür soruları: Farkındalıklı bir şekilde rahatsızlığı tecrübe etmenin kişiyi arındırdığı fikriye nasıl bağ kuruyorsun? Egzojen bir kaynaktan gelen bir rahatsızlığı farkındalıklı bir şekilde tecrübe ederek beslendiğini hissettiğin bir hikayeni paylaşabilir misin? ‘Ben olan’ ve ‘biz olan’ arasındaki ayrımı umursamamanı sağlayan şeyler neler?
 

Sourced from hereShinzen Young is an American mindfulness teacher and neuroscience research consultant. 


Add Your Reflection

10 Past Reflections